İçeriğe geç
Ana Sayfa » OnlyFans Türkiye Yasağı ve Özgürlük Üzerine

OnlyFans Türkiye Yasağı ve Özgürlük Üzerine

    OnlyFans Türkiye Yasağı ve Özgürlük Üzerine

    Hoşuma gitmeyen bir site de olsa, OnlyFans’ın veya herhangi bir sitenin yasaklanması kabul edilemez. Bu, size fiziksel olarak zarar vermeyen, sadece kişiye özgü bir özgürlüğün engellenmesi demektir. İlgili bir podcast yapmıştık, Onlyfans’ın vergilendirmesi üzerine de yorumlarda bulunmuştuk.

    Burada onca yazı yazdım, podcast yaptım ve ana-fikrim hep buydu. Bazıları bir şeye karşı olmakla, onu yasaklamak arasındaki farkı anlamıyor. Mesela kadınların doğası hipergami, solipsizm, çıkarcılık yapısı bize uymayabilir ama üstümüze düşen onları yasaklamak, zorlamak değil, buna uygun stratejiler geliştirmektir. Örneğin kırmızı alarmlı bir kadın varsa, onu utandırmak veya yaptıkları yüzünden cezalandırmak/yasaklamak değil, kısa süreli cinsellik yaşamak gerekir.

    Bir şeyin yasaklanması demokrasi indeksinin yüksek olduğu ülkelerde tartışma dışıdır ancak bizim gibi sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik düzeyin düşük olduğu, maalesef iq ortalamasının 90 civarı olduğu bir ülkede safsatalarla gerçekleşir. Ortadoğu ve siyasal İslam’ın etkin olduğu yerlerde maalesef birçok şey yasaklanır. Neden olarak da “din”, “aile yapısı”, “ahlak”, “gençlerin geleceği” denir. Yani sizin adınıza karar verilir çünkü “hükümet” doğruyu bilen tek yetkili mercidir. Düşünün Rusya gibi totaliter bir rejimde bile yasak değil. Alttan haritayı görebilirsiniz, yine ifade özgürlüğünün olmadığı ülkeler içinde Irak’ın bile altında puana sahibiz (Ref). Tersini düşünüyorsanız muhtemelen çok dar bir bakış açısından bakıyorsunuz ve maalesef tam da halkın kendisinde de benzer bir görüş birliği mevcut. Bunu %52’lik AKP seçmeninden de anlayabiliyoruz.

    Maskülenite ile Maskülistlik Aynı Değildir!

    Kadınlar konusunda da benzerini geçmişte anlattım. Mesele zorlayarak, yasak koyarak değil, hür iradesiyle size arzu duymasıdır. Hatta 50ler ne güzeldi yazımda bunu eleştirdim. Yani 1950lere özlem duymak, beta stratejisine, kadınları engellemeye özlem duymaktır. Bu, korkaklıktır, feminenliktir. Evet, o düzen acımasız olabilir, o düzen olsaydı erkeklerin çoğu daha mutlu olabilirdi ama gerçek arzuyu asla tadamazlardı. Maskülenite üzerine konuşuyoruz. Nedir maskülenite? Her şeye rağmen mücadele etmektir, liderliktir, dışa dönüklüktür. Siz bir şeyden korktuğunuz, haset duyduğunuz veya çekemediğiniz için yasaklarsanız nasıl maskülen olacaksınız? En fazla toksik bir alfa olursunuz. Maskülist düşünce formu aynı feminist düşünce formu gibidir. Geçmişte anlattık. Günümüzde otorite feminen düzende olduğu ve feminizm ile desteklendiği için kuralı koyan onlar fakat tersi olsa da maskülist düzene geçsek, bu sefer de yasak koyan onlar olacaktır, her 2si de toksik-cinsiyetçiliktir. Her 2si de yanlıştır. Bireyin önceliği ve herkese fırsat eşitliği verilmesi cinsiyetten bağımsız olmalıdır.

    Yasakçı Zihniyetin Safsataları

    Burada üzüldüğüm en önemli kısımda sözde kendini muhalefet olarak tanımlayan kesimin de zırvalarla destek vermesidir.

    • O zaman Bim’de bomba satılsın,
    • O zaman uyuşturucular da özgür olsun,
    • Onların özgürlüğü bunu yapmaksa benimki de görmemektir.

    gibi bağlamdan uzak yasağı destekleyen yazılar okudum. Bomba ve uyuşturucu kişilere zarar verir. Bu yüzden toplumsal olarak denetlenir. Uyuşturucunun birçok ülkede yasal olmasının yanı sıra, Türkiye’de bir bölümü yeşil reçete ile satılır. Son iddiada ise “evet senin görmemek özgürlüğündür, bu yüzden yasaklamak yerine o sitelere girmemeyi hür iradenle tercih edebilirsin.” Eğer yasaklarsan bu faşizmdir. Daha önemlisi; eğer kişisel rahatsızlıklarımız üzerinden topluma yasak koyarsak; yarın biri gelip “maskülenlik toksiktir, bunun üzerine yazanlar yasaklansın, görmek istemiyorum” dediğinde onları da desteklemiş olursunuz.

    Unutmayın ki bugün hoşunuza giden bir yasak, yarın sizin kısıtlanmanızla devam eder.

    Aklınızdaki aile ahlakı böyle diye kimse buna uymak zorunda değildir. Örneğin, Kuzey ülkelerinde evlilik yerine “sambo” denilen bir sistem kullanılıyor. Siz “sevgilim” diyorsunuz, devlet bunu resmi olarak kabul ediyor. Çocuk bile yetiştirebiliyorsunuz. Orada ahlak yok mu?

    Baktığımızda, OnlyFans bir hizmet sektörüdür. Kadınlar bir şekilde vücutlarını meta olarak, hem de onca feminist propagandaya rağmen sergileyerek para kazandıkları bir yerdir. İstemişse bunu yapabilir. Bunun özendirme olarak görüldüğü de var, engellerseniz yine başka şekilde yapacaktır. 90’larda da benzer iddialar vardı, örneğin bilgisayar oyunları şiddete eğilimli yapıyor denilirdi, mahkemeler açılırdı, fakat meta analizler bunun doğru olmadığını gösterdi.

    Alan razı, veren razı. İnsanların fantezi dünyasına karışmak, bunu ailenin huzuruyla veya ahlak anlayışıyla bağdaştırarak yasaklamak ancak totaliter rejimlerde olur.

    Ben de OnlyFans’ı sevmiyorum, ama prensipte bir şeyin yasaklanmasına karşıyım çünkü başka insanlar yerine düşünme, karar alma hatta uygulama hakkım yok. Ama nedense devlet bunu kendinde hak görerek gerçekleştiriyor. Mastürbasyon yapmayacaksın, porno izlemeyeceksin diyor. Bununla ilgili Sylvester Stallone’un “Cezalandırıcı” filminde müthiş bir diyalog vardır. [sahne şu] ama açıklamasını da yapayım:

    “Yeraltındaki lider: Kato’nun planına göre ben düşmanım. Çünkü düşünmeyi biliyor, okumayı seviyorum! Ben konuşma özgürlüğünden ve seçme özgürlüğünden yanayım! Ben pis bir lokantada yemek yemeyi severim. Acaba biftek patates kızartması mı, yoksa pirzola mı yemeliyim? Diyebilmeliyim, yüksek kolesterollü seviyorum. Sigara içilmeyen bölüm kocaman bir Küba purosu içmeliyim. Sokaklarda çıplak koşup istediğimi yapmak istiyorum. Playboy okumalıyım. Neden mi? Çünkü aniden isteyebilirim, tamam mı?

    İşte tam olarak budur!

    Olaya biraz da tarihsel ve sosyolojik açıdan bakabiliriz:

    Özgürlük, eşitlikten bile büyüktür ve olmadığı yerde birçok şey anlamsızlaşır. 19. yüzyıldan bu yana üzerinde düşünülen, başta Tocqueville tarafından da tartışılan en önemli konulardan biri özgürlük vs. eşitliktir. Maalesef, birinin olduğu yerde diğerinin etkisi zayıflar. Bu yüzden mutlak eşitlik, fırsat eşitliği gibi kavramlar geliştirilmiştir. Bunların sağlanması için Montesquieu güçler ayrılığı prensibini ortaya koymuştur. Yıllar önce yaşanan aydınlanma çağına bile maalesef hala giremedik. Yani alınan bir karar, yargı bağımsızlığı, güçler ayrılığı olmadığı için bozulamıyor. Bir günde koskoca hükümet OnlyFans’ı yasaklayabiliyor ve hesap soracak kimse yok! Aynısını 1 sene önce gece 00:00’dan sonra müzik yasağı ile yaptılar. Defalarca YouTube, Wikipedia vs. kapatıldı. Yani bunlar sizce demokratik bir ülkede olur muydu?

    Esas üzüldüğüm konu, sözde cumhur ittifakını, iktidarı desteklemeyen muhaliflerden bile “Ohh iyi oldu, zaten kazançları çok yüksekti!” veya “Sizin kızınızı da böyle olsun ister misiniz?” gibi nesnellikten uzak duygusal safsatalarla gelmeleri. Yani olay bu mudur? Bizim kızımız böyle olacak diye toplumsal özgürlükleri mi kısıtlamalıyız? Kazancı yüksek olanları yasaklama düşüncesi de tipik aşırı-sol görüştür çünkü onların ne özelliği vardır da işçiden fazla kazansındır? Tabii ki de ülkeden kaçan bir para varsa, bu durumda ülke kendi çıkarları için siteyi vergilendirebilir çünkü bu ülkenin vatandaşısın ve hizmet alıyorsun, başka ülkeyi zengin etmek mantıksızdır.

    Son olarak, şunu da ekleyeyim. Özgürlüğün sınırını ahlak ve aile değerleriyle çekmek tehlikelidir, çünkü bunun sınırı yoktur. Bir şeye karşı olabilirsiniz, katılmayabilirsiniz ama size karşı olmasına rağmen “özgürlüğün önemini savunmazsanız” sizin özgürlüklerinize sıra gelir. Ahlak-aile diye Youtube-Instagram yasaklanır, sonra aile ahlakı diye türban gelir ve hiçbir şey diyemezsiniz çünkü argümanları aynıdır ve siz de çoktan destek vermişsinizdir.

    4.5 12 votes
    Makaleyi puanlamayı unutmayın.

    İlişkiler Üstüne Maskülen Tespitler sitesinden daha fazla şey keşfedin

    Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

    Subscribe
    Bildir
    guest

    17 Yorumlar
    Inline Feedbacks
    View all comments
    Harper
    Ziyaretçi
    Harper
    2023-06-12 9:31 PM

    Karanlık Rüya özgürlük kısmı doğru ama olaya redpill üzerinden bakarsak redpill de çok etliye sütlüye karışmayan bana dokunmayan bin yıl yaşasın gibi takılıyor. Bizde hapı aldık pua ekolünde yetiştik sentezleme de yaptık ve gerçekten başka noktaya geldik. Ama işin felsefesini kafa yormasını da sevdik burda şu var redpill ekolü çok… Read more »

    Aras
    Ziyaretçi
    Aras
    2023-06-23 9:43 PM

    Hocam size sosyal medya ile ilgili bir kaç soru sormak istiyorum. Mesela gerçek hayatta tanıştığım kişilerden instagramini istediğimde genellikle karşılıklı takiplesme oluyor, lakin yüz yüze tanıştığım kişilerde instasini sonradan bulup takip veya mesaj attığımda herhangi bir dönüş alamıyorum bu olay yüz yüze aldığım zamanda %90 bir reaksiyon alamıyorum. Normalde sizi… Read more »

    Aras
    Ziyaretçi
    Aras
    2023-06-29 11:28 PM
    Reply to  Karanlikruya

    Benim aklıma takılan birşeyler var, örneğin sınıfımda bir kıza takip attım ve 40 ortak takipçi olmasına rağmen dönmedi olabilir dedim lakin sınıfta bir kaç kez yapamadığı bir uygulamada aramız hiç olmamasına rağmen gelip sadece benden yardım istiyordu. Sınıfta bazen bana uzun uzun baktığını farkediyordum. Hocam işi eyleme dökmeye çalıştığımda ise… Read more »

    17
    0
    Would love your thoughts, please commentx

    İlişkiler Üstüne Maskülen Tespitler sitesinden daha fazla şey keşfedin

    Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

    Okumaya devam et